Sayın
Sürücü, özellikle şehir içindeki yollarda aydınlatma amacıyla kullanılan
ışıklar dikkatinizi çekmiştir. Bunlar genellikle hava karardığı zaman yanarlar.
Bir de yollarda giderken dikkatinizi çeken başka ışıklar da olduğunu biliyorum.
Benim de dikkatimi çekmiyor değiller… Bunlar gece gündüz demeden yanarlar.
Kimisi yolun sağında, solunda kimisi de havadadır. Bunlar kırmızı, sarı ve
yeşil renktedir. Ne güzel değil mi? Bunları gördüğümüz zaman ne yaparız?
Kırmızıysa dururuz, sarı yanıyorsa ne yaparız yavaşlarız, yeşil yanıyorsa zaten
bir şey dememe gerek yok: Allah ne verdiyse gaza basarız ki, kırmızıya
yakalanmayalım. Kurallar kavşağa yaklaşırken hızını azalt dese de o sayfayı
okurken elektrikler kesildiği için o kuralı öğrenememişizdir.
Allah
kimsenin başına vermesin ama yeşil yanıyordu ve geçemedik, durduk. Ne
yapıyoruz? Telefonla sohbete devam ediyoruz, karşıdan karşıya geçen kadınları,
kızları, yakışıklı delikanlıları kesiyoruz. Makyajımızı tazeliyor, saçımızı
düzeltiyoruz, yanımızda oturan arkadaşımızla sohbeti koyulaştırıyoruz. Kim
karışabilir ki? Arkada bekleyen saygısız araç sürücüleri dışında… O ne gürültü
ya, sanki kornaları takılmış. Ne olduğunu anlamaya çalışmadan araç içi
eylemlerimizi sürdürürüz. Arada bir de yakınırız: Öff ya yeşil ışık ne zaman
yanacak?!
Anacığım,
güzel kardeşim, ağabeyciğim senin o bahçe süsü sandığın trafik ışıklarındaki
yeşil yandııı, söndüüü, bi daha yandı… Sen hala uyu… Dışarıdan gelen korna
sesleri kimin için yükseliyor?
Ya
arkadaş kırmızı ışıkta durdun. Ne diye trafik ışıklarına bakmazsın, dururken
iyi… Bir de ışıkları görmeyecek şekilde durursun, öne geçersin… Baykuşsun ya
kafayı çevirecen geriye ışıkları öyle görecen. Ya bırak arkadaş ya… Yapma bu
zulümü ne kendine ne de diğer sürücülere.
Işıklarda
durdun mu? Bak kardeşim ışıkları takip et. Sarı yanınca hazırlan, yeşil yanınca
da geç git. Ne sen bekle ne de biz bekleyelim.
Korna
çaldırma, sinirimi kaldırma…
Hadi
dağılın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder